Yola Devam, 15 Ocak 2011

Dün sabah lodos fırtınası diner dinmez yola çıktık. Zaten iki gündür demir yerinde de seyirdeymiş gibiydik. Güneye açık sözde demir yeri, Allahın bile unuttuğu bu ıssız sularda bulabildiğimiz yegane yerdi. 35-40 knot rüzgar ve kıvrılarak içeri giren bir buçuk metrelik denizler yüzünden rahatsız bir gün ve gece geçirmiştik. Bu süreyi Sibel yatarak, ben de teknedeki işleri ve daha çok demiri ve bosa halatlarını kontrol ederek geçirmiştim.

Fırtınadan sonra ilk 14 saat çok güzel bir poyraz rüzgarıyla iyi yol aldık. Gece ise rüzgar önce hafifledi, sonra tamamen kaldı. Motoru çalıştırdık. 125 derece rotasıyla Isla de los Estados adasına doğru yol almaya devam ettik. Şu anda saat 15:30 UTC. Adanın 55 mil kuzeyindeyiz. Karanlığa kaldığımız anlaşılıyor. Gece mi gireceğiz, yoksa sabahı mı bekleyeceğiz henüz karar vermedik.

Sibel yatmaya devam ediyor. Demir alırken ısrarıma rağmen güverteye çıkmıştı. Hava çok soğuktu, rüzgar buz gibi esiyordu. Yaralı gözünü bandajlayıp üzerine uyku maskesini taktığını gördüm. Bu haliyle dişi bir korsana benziyordu.

Ömer Karahan ve siteye yazan diğer doktorların önerilerine uyuyoruz. Hekim arkadaşlara, ilk yardım konusunda tavsiyede bulunanlara, acil durum merkezlerinin adreslerini yollayanlara, geçmiş olsun dileklerini iletenlere tekrar çok teşekkür ediyoruz.

Yaranın iyileşme sürecine girdiğini tahmin ediyoruz. Öyle gözüküyor. Sadece Sibel bazen gözünün içine bir şeyin battığından yakınıyor. Bunun dışında yara epey derin bir iz bırakarak iyileşecek gibi gözüküyor. Bu kaza sanırım bende de epey derin bir iz bırakacak. Sibel’i yüzü kan içinde görünce hissettiklerimi unutmak kolay olmayacak gibi.

Scroll to Top